Türkiye, otomotiv sektöründe hızla yükseliyor. Son yıllarda Çinli devler BYD ve Chery'nin milyar dolarlık yatırımlarıyla, ülke küresel otomotiv üretiminde önemli bir merkez haline geliyor. Samsun'da kurulacak olan Chery fabrikası, elektrikli otomobil üretimi ve tedarik sanayisine büyük katkı sağlayacak. Bu yatırımlar, Türkiye'nin lojistik avantajlarını, geniş ve yetkin tedarik zincirini ve nitelikli iş gücünü gözler önüne seriyor. Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına yakınlığı da uluslararası yatırımcılar için büyük bir çekim noktası oluşturuyor. Devlet tarafından sağlanan teşvikler ve destekleyici politikalar da bu yükselişte önemli rol oynuyor. Yatırımların sadece otomotiv sektörüyle sınırlı kalmayıp, yeşil enerji, yenilikçi teknolojiler ve yüksek katma değerli üretime de yayılması, Türkiye'nin sanayi altyapısını güçlendiriyor. BYD'nin yatırımı diğer markalar için de örnek teşkil ediyor ve sektörün büyümesini hızlandırıyor.

Türkiye'nin Otomotivdeki Yükselişi

1960'lardan beri otomotiv sektöründe aktif olan Türkiye, yerli ve uluslararası otomobil üreticilerine ev sahipliği yapıyor. Ülke, araç tasarımı, geliştirme ve üretimi konusunda geniş bir deneyime sahip olup, güçlü bir tedarikçi ağı ve nitelikli iş gücü havuzuyla öne çıkıyor. Binek araçlardan ağır vasıtalara kadar geniş bir ürün yelpazesi üretiliyor. Türkiye'nin coğrafi konumu, Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına hızlı erişim sağlıyor ve bu da ülkeyi stratejik bir üretim merkezi yapıyor. Bu güçlü altyapı ve avantajlar, uluslararası yatırımcılar için büyük bir cazibe merkezi oluşturuyor. Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı A. Burak Dağlıoğlu'nun da belirttiği gibi, Türkiye'nin otomotiv sektöründeki köklü geçmişi ve gelişmiş altyapısı, yatırımcılar için önemli bir avantaj.

Devlet Desteği ve Politikalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde uygulanan politikalar, Türkiye'nin otomotiv sektöründeki rekabet gücünü artırdı. Elektrifikasyon gibi güncel trendlere uyum sağlayan Türkiye, sektörün derinliğini de artırdı. TOGG markası da bu başarılı politikaların somut bir örneği olarak gösteriliyor. 2030 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi ve Büyük Ölçekli Sanayi Yatırımları Tanıtım Programı kapsamındaki yatırımlar da sektörün geleceği için umut vaat ediyor. HIT-30 teşvik programı çerçevesinde iki uluslararası şirketin yatırım kararı alması, Türkiye'nin rekabet gücünün ne kadar arttığını gösteriyor. Bu teşvikler, elektrikli araç üretimi gibi geleceğin teknolojilerine odaklanarak, sürdürülebilir bir büyümeyi hedefliyor.

Geleceğe Yönelik Yatırımlar

Yatırım ivmesi sadece otomotiv sektörüyle sınırlı kalmayacak. Enerji, finans, havacılık, tarım, turizm, hizmetler ve teknoloji girişimciliği gibi alanlarda da yatırımların artması bekleniyor. "Türkiye Yüzyılı"nı "Yatırımın Yüzyılı" yapmak hedefiyle, Türkiye'nin sunduğu fırsatlar küresel iş dünyasına anlatılıyor. Bu kapsamlı yaklaşım, Türkiye'nin ekonomik büyümesine ve küresel arenada daha güçlü bir konuma gelmesine katkıda bulunacak. Devam eden bu pozitif trend, Türkiye'nin gelecekte küresel ekonomi ve otomotiv sektöründe daha önemli bir rol oynayacağının işaretini veriyor.